İMZA KAMPANYASI

B PASS Dergisi Haziran Sayısı CNBLUE Röportajı


-Şimdiye kadar hep (şarkıların temposunun) yükseleceğini hayal ettik. Ama ‘Blind Love’ (Japonya'da çıkış şarkısı olarak kullandığınız) ilk orta ballad şarkınız. Niçin çıkış şarkısı olarak bu türü seçtiniz?

Yonghwa: Bu defa, konsepti değiştirmeye karar verdik, sonra böyle bir şarkı yaptık. Önceki şarkılarımız ağır düşüncelere sahipti; bu şarkının konsepti Japon ve J-Rock gibi.
Jonghyun: Sadece bizim hayranlarımızın değil, daha fazla Japon'un da şarkıyı dinleyeceğini umuyorum.
Jungshin: Biz genelde hyungların birçok şarkısından birini seçeriz, bu yüzden nadiren (bu defa böyle yaptık) konseptine karar verdikten sonra bir şarkı yaptık.


-Jonghyun-kun ‘Blind Love’ın sözlerini yazdı ve besteledi. Şarkıyı ne zaman yaptın?

Jonghyun: Bu yıl Ocak ayında? İlk başta, bahar temasına karar verdim ve yaptım, bu yüzden sözlerinde ‘Sakura (kiraz çiçeği)’ vardı. Kore’de şarkı sözlerinde nadiren Sakura olur, ama Japonya’da yaygın olduğu için değiştirdim.

-Anladım! CNBLUE’nun sakura şarkısını dinlemek isterim.

Jonghyun: ‘Kimi ga kagayaku yo~ (Sen parlıyorsun~) bunun gibi bir şarkı. Güzel mi?
Yonghwa: Dürüst olmak gerekirse, ilk sözlerini anlayamamıştım. Haha
Jungshin: Yeni sözleri söylemesi daha kolaydı. Şarkıya uyum sağladı.
Jonghyun: Eğer başka bir şansım olursa, sakura şarkısı yapacağım. Zaten baharı hayal ederek melodiyi yaptım; hangi mevsimde olursak olalım hissedebileceğimiz sözler yazdım. Bu şarkı kayıp bir aşk şarkısı, ama soyut.

-Japon sözlerini Koreceden mi çevirdin, yoksa direkt Japonca mı yazdın?

Jonghyun: Japonca yazdım. Çok zor kelimeler içermiyor, değil mi? Bu çok bir şey değil.

-‘Yapabilirim’ diye mi düşündün? (Jonghyun Koreli olmasına rağmen direkt Japonca sözler yazdığı için)

Jonghyun: Ama kanji değil hiragana yazdım. Haha

-Çalarken püf noktalarınız nedir? (ritmler, enstrümanlar)

Minhyuk: Melode sakin ve sözler akılda kalıcı, bu yüzden çalarken gücümü çok fazla ortaya kullanmamaya dikkat ettim.
Yonghwa: Bas gitar zor oldu mu?
Jungshin: Evet, Minhyuk’un söylediği gibi, bu şarkı tüm şarkıların arasında en sakini (CNBLUE’nun Japonya’da şimdiye kadar yayınladığı şarkılar arasında) Bu aşk temasını Japonya’da ilk defa yapıyoruz. Nihayetinde…. Ağır ve hüzünlü değil, acı veren aşk sözlerine sahip, bu yüzden sesi ifade etme kısmında biraz sorun vardı.

-İkinci şarkı, ‘With Your Eyes’ı da Jonghyun-kun besteledi. With Your Eyes nasıl bir şarkı?

Jonghyun: Melodisi rock, ama sözleri bir yaşamı anlatıyor. O yaşama sebebini arıyor, sonuçta ne ifade ettiğini biliyor ama bilmiyor… Şarkıya böyle hisler kattım.

-Hayatınız hakkında her zaman düşünür müsünüz?


Jonghyun: Bence kesinlikle her yaşta çok şeyler düşünürüz. Ama bizim yaşımızdaki bir kişi hayattan bahsederse…(Jonghyun hayatı anlamak için çok genç olduğundan "Bu uygun olmaz" demek istiyor) Bu yüzden sözlerde olumlu unsurlar yazdım. Benim yaşımdakilerin genel düşünceleri gibi.
Jungshin: Bu şarkının solo gitar kısımları gerçekten havalı! Kayıt esnasında Jonghyun hyung solo gitarın nasıl çalınacağını söylerken benim yanımda tekrar ve tekrar gitar çalıyordu. Çok havalıydı, telefonuma kaydettim ve usta olduktan sonra da günde yaklaşık on kere dinledim. Şimdiye kadar hyungun solo gitar çalışından farklı hissettirmesine rağmen (demo ve sonuç biraz farklı), bu hyungun rengi (tarzı). Sanırım çok çaba harcadı. Tamamen erkeksi bir melodisi var.

-Jonghyun-kun çok övülüyorsun.

Jonghyun: (Utangaç gülümseme) Bu oldukça zordu. Bu şarkıyı çok hızlı çaldım, ama aslında yavaş çalmaktan hoşlanırım. Hızlı çalmaktan hoşlanmıyorum ya da iyi değilim demek istemiyorum. Solo kısımları kendim çalmama rağmen, hissederek çalıyordum, böyle hızlı mı?
Yonghwa: Benim gitar sesim burada destek oluyor.

-Ho~ Sesleri birbirinden ayırt edebilmek istiyorum. Ve dijital üretim, kenarlarda çok az kullanıldı.

Jonghyun: Evet. Bu en başından beri var, yani bu baştan karar verilen düzenlemeydi.

-Üçüncü şarkı Yonghwa-kun'un bestesi, ‘Greedy Man’


Yonghwa: Bir besteci ile çalarken, bu şarkının teması aniden aklıma geldi. Yazmaya başladım, sorunsuz bir şekilde yazabildim. Sadece bir günde tamamladım. Sözlerde eşsiz bir kişi yazmak istedim, bu yüzden yapışkan bir adam tanımladım (Admin Not: Şarkının sözleri, kız arkadaşına çok bağlı bir adamı anlatıyor).


-Sen çoğunlukla hayatındaki şeylerden şarkı sözleri yazıyorsun, bu defa nasıl?

Yonghwa: Hep kendi hayatımdan şarkı sözleri yazmam. Sözlerin dünyası yüzünden abarttım, ama her kim birini sevse, az da olsa onlar da böyle hisseder diye düşünüyorum.
Minhyuk: Yonghwa hyung gerçek dünyadan başlar (sözleri yazmaya), Jonghyun hyungun sözleri soyuttur. Her ikisi de ilginç.

-Bu arada CNBLUE’nun twitterına yeni stüdyonuzdan bir fotoğraf yükledin, orası neresi? Kendi odan mı, yoksa ortak kullandığınız stüdyo mu? (Bahsedilen tweeti okumak için TIKLAYIN)

Yonghwa:: Kore’deki ofisimizde hepimizin kendi stüdyosu var. Jonghyun ve ben beste için burayı kullanıyoruz.
Jonghyun: Bu sayede, bu günlerde beste yapmaya daha iyi konsantre olabiliyorum.

-Jungshin-kun ve Minhyuk-kun'un da kendi stüdyoları var mı?

Minhyuk&Jungshin: Evet var.
Yonghwa: Sınırlı sayıda (oda) olduğu için, beste yapan üyeler önceliği alıyor. Eğer onlar bestelemeye başlarsa, odalar eklenir veya paylaşılır.

-Fotoğraftan gördüğüm kadarıyla, Yonghwa-kun'un önndeki bilgisayarda ses verileri gözüküyor, beste yaparken sık sık veri girişi yapar mısın?


Yonghwa: Bir demo yaparken, çalgılı müzik aletlerinin ve sentezörün seslerini girmek için bilgisayarımı kullanırım.
Jonghyun: Ben gitar ve piyano dışında bütün sesleri girerim. Sanırım beste yaparken bu yolu son günlerde daha fazla kullanıyorum Bilgisayarıma bateri ve bas sesi giriyorum, sadece gitarı kendim çalıyorum. Tabii ki kayıt sırasında enstrümanlarımızı biz çalıyoruz.
Yonghwa: Biz beste yaparken Jungshin ve Minhyuk sık sık uğrar.
Minhyuk: Şarkının atmosferine müdahale etmiyorum, dürüstçe ‘iyi’ ya da ‘iyi değil’ diyorum.
Jungshin: Yonghwa hyung bestelediğinden beri ‘Greedy Man’i sevdim, bu yüzden çıkış şarkısı değil de B-side olduğu için yazık olduğunu düşünüyorum.

-Dünya Turu başladı, değil mi?

Jungshin: Evet, şimdiye kadar Tayvan’a (6 Nisan) ve Singapur’a (13 Nisan) gittik. Japonya’daki promosyonları bitirdiğimizde Tayland, Hong Kong ve Kore’ye de gideceğiz.
Jonghyun: Japonya’da, Dünya Turundaki şarkı listesini (konserde çaldıkları şarkıların isimleri ve sırası) değiştireceğiz ve yazın Japonya'da konserler vereceğiz.

-Dünya Turu ve Japonya Turu arasındaki fark ne?

Yonghwa: Dünya Turunda ağırlıklı olarak Korece şarkılar çalıyoruz; aslında Japonca şarkı çalmıyoruz, İngilizce veya Koreceye çevirilen Japonca şarkıları çalıyoruz.
Minhyuk: Başta, konserin konuşma kısımlarında konuşmak için ülkeyi temsil eden yiyecekleri araştırıyoruz ve bazı ülkelerde sık kullanılan kelimeleri ezberliyoruz.
Jonghyun: Ah~ Bu kelimelerin çoğunu hatırlamıyorum hepsini unutuyorum…
Jungshin: ‘Thank you lah~’ Bu Singlish (Singapur İngilizcesi).
Yonghwa: Bu (Singaporean) Singapur İngilizcesi. Kelimenin sonuna ‘lah~’ ekleniyor. ‘Sanırım lah~’

-Dünya Turundan bahsetmişken, önceden Korece bir makalede gördüm, Dünya Turundan elde edilen gelirle Afrika’da bir okul inşa edebilirmişsiniz.

Jonghyun: Evet. İlk okul zaten yapıldı; umarım ikincisi de yakında yapılır.
Yonghwa: Yardım etkinlikleriyle ilgileniyordum, ama nasıl olacağını bilmiyordum. Çevremizde bu konu hakkında bilgi sahibi olan biri vardı, bu yüzden müzik aktivitelerimizle yardım etkinliğine katıldık.
Minhyuk: Henüz (okulu) ziyaret edemedik ama fotoğrafları gördük.
Jonghyun: Okulun adı CNBLUE OKULU!
Yonghwa: Afrika’da Burkina Faso çok yoksul; çoğu çocuk okula gidemiyor. Bu yüzden, dünya turundan gelen paraları topluyoruz ve hayranlardan yardım etmelerini istiyoruz, umarım biraz da olsa yardım edebiliriz.
Minhyuk: Tur için birçok ülkeye gidiyoruz, bu yıl Afrika’yı da ziyaret edebilmeyi istiyorum.

-Okul şarkısını Yonghwa-kun’un yaptığını duydum.

Yonghwa: Evet, ben onlara ‘Yalnız değilsiniz.’demek istedim bu yüzden ‘You&I’ (Sen ve Ben) temasıyla bu şarkıyı besteledim. Oradaki çocukların henüz sözleri anlaması mümkün olmamasına rağmen, müzikten umutlarını ve geleceklerini hissedebilecekleri pozitif sözler ve melodi hazırladım.

-Şimdi dünyayla ilgili hikayenizi dinledim. Tam tersi hikayenizi, CNBLUE’nun başlangıç noktası olan sokak performanslarınızla ilgili soru soracağım. Bu, son zamanlar Seul’de moda olmuş gibi görünüyor. Eğer tekrar sokak performansı gerçekleştirecek olsanız nerede ve nasıl yapmak istersiniz?

Yonghwa: Eğer Kore’de yaparsak, şimdi sokak performansının tamamen moda haline geldiği Hongdae’de diğer bandlerle (*müzik aleti çalan grup) iletişim kurmak farklı olurdu.
Jonghyun: Sokak performansı vermeyi çok isterim. Japonya’da, Kore’de ya da diğer ülkelerde olması fark etmez. Bilmediğimiz bir yerde yapmak isterim. Bizim için çok tazeleyici olur.
Minhyuk: Bizi hiç tanımayan bir ülkenin insanlarının önünde sokak performansı sergilemek isterdim. Geriye dönüp bizi bilmeyen insanlarla geçmiş hislerimizi hatırlamamızın daha anlamlı ve ilginç olacağını düşünüyorum.
Jungshin: Büyük çıkışımızın ardından şimdi nerede olduğumuzu (ne kadar ilerlediğimizi) böyle daha iyi görebiliyoruz. Geçmişteki gibi bizi tanımayan insanların olduğu yerlere gidip, sokak performansı vermeliyiz.
-Sokakta canlı çalarken trafik sıkışıklığı veya sorun olabilir… Eğer çok insan toplanırsa, haha

-Son olarak, B-PASS’te alışılagelmiş sorumuz, personelden arzu ve talepleriniz!

Yonghwa: Oh, arzum olacak. Billboard listesinde 1 numara olmak ve Times Square (New york)’da canlı söylememizin gerçek olması! Lütfen bunun için dört gözle bekleyin!



Special Column ‘Greedy CNBLUE’

-Lütfen ‘Açgözlü’ olduğunuz şeylerinizi söyleyin. (Admin Not: 'Greedy, açgözlü demek')

Minhyuk: Sanırım açgözlülük değişiyor. Geçenlerde Kore’de yeni bir eve ve ofise taşındık. Önceden aynı odada birlikte uyurduk; ama şimdi kendi odamızda yeterince alana sahibiz. Sakince dinlenmebildiğim için mutluyum. Eskiden küçük alanı umursamazdık ama başka isteklerim vardı. Şimdi daha fazla yaşam alanı bize, materyal isteklerden daha çok doyum hissi veriyor.

Jonghyun: Kesinlikle. Bizim için en iyisi evimiz. Çünkü, çok sık evde kalamıyoruz. Evde rahatlayabiliyoruz ve her şey yolunda gidiyor.

Minhyuk:  Japonya’ya ve diğer ülkelere gidebildiğimiz için gerçekten mutlu olmama rağmen, diğer ülkelerde uzun süre otelde kalıyoruz. Eve geri döndüğümüz zaman rahatlamış hissediyorum.

Yonghwa: Kore’de olduğumuz zaman, programımız dışında genellikle evde kalırız. Tamamen evde. Yurt dışındayken çok zamanımız olmuyor, bu yüzden genellikle otelde kalırız. Hep, Japonya’da da daha çok zaman geçirebilmeyi istiyorum.



Jungshin: Ben Japonya’da alışverişe daha fazla çıkmak istiyorum. Şehirde yürüyüş yapmak istiyorum. Indie (bağımsız grup) olduğumuz günlerimizdeki gibi.
Minhyuk: Ben de istiyorum ama daha iyisi bir yolculuğa gitmek. Güzel manzarası olan uzak bir yere. (Ne kadar uzak olursa, manzarası o kadar güzel olur)
Jonghyun: Ben kaplıcaya gitmek istiyorum. Kaplıcayı seviyorum.
Yonghwa: Fuji dağının yanındaki…Hakone!
Jonghyun: Kulağa hoş geliyor!
Jungshin: Geçen sene arena tur sırasında kaplıcaya gittik. Bu defa tur sırasında gidebilir miyiz? Aslında kaplıcaya daha çok kışın gidiliyor gibi görünüyor, ama bu bize bağlı değil, haha



Jonghyun: Eşya isteklerimizden bahsedecek olursak, ben sık sık kol saati alırım. Bir erkek olduğum için, bana yakıştığını hissettiğimde alırım, belli bir tarzım yok.
Yonghwa: Ben de saati severim. Biz, 4 üye de saatleri severiz, değil mi? Tüm erkeklerin sevdiğini düşünüyorum. Giysi almaya çıksam bile bir saat almak isterim. Kadınlar bu hissi anlayabilir mi?
Minhyuk: Çoğu erkek bir araba ya da bir saate para yatırır. İlk olarak söyleyebileceğim şey, benim saatim bizimkilerin içinde en ucuzu, haha
Yonghwa: En pahalı saat kimin… Bu bir sır.
Minhyuk: Benimki en ucuz.
Yonghwa: Duyduk zaten! Haha En çok benim saatim var? Birkaç tane.



Jonghyun: Zamanla ilgili istekleri konuşursak, biz ne yapmak isteriz? Örneğin, eğer sıradan kişiler olsaydık, ne yapmak isterdik?
Jungshin: Eğer kız arkadaşım olsaydı, onunla denize veya sauna gibi yerlere gitmek isterdim.
Yonghwa: Ben iş adamı olmak isterdim. Bu, benim hayalimdi.
Minhyuk: Ben bir ofis çalışanı olmak isterdim.
Jonghyun: Bu tam sana göre!
Yonghwa: Bir kamu çalışanı! Minhyuk bir kamu çalışanı olmalı.

Jonghyun: Vatandaşlar için şikayet memuru gibi bir şey.
Jungshin: Devriye gezmek gibi.
Yonghwa: Akşam 6 olunca, hızlıca ofisten ayrılırsın, hahaha sadece belli saat aralığında çalışırsın.
Minhyuk: Sevdiğim ve sevmediğim şeyler olacaktır; ama yine de bana verilen görevi yerine getiririm.
Jungshin: Oturur pozisyonda (oturarak yapılan bir işte) çalışmak isterdim.
Yonghwa: Ah, (havaalanında) göçmenlik bürosunun giriş kapısında çalışmaya ne dersin?
Jonghyun: Ama sen ayakta kalacağın bir işten hoşlanmazsın, değil mi?
Yonghwa: Hayır.
Jungshin: Umm ~ ama sıkıcı görünüyor. Jonghyun hyung peki ya sen?
Jonghyun: Ben…plansız bir şekilde her şeyi yapmak isterim. Herhangi bir şey yapabiliriz, bu lüks bir istek.

*Siteden yazı çıkarmak ve alıntı yapmak yasaktır.

Kaynak/Source: taraleeblog & ketchburning
Çeviri: bister_jh @TurkishBoice
Düzenleme: CNBuSrang @TurkishBoice
scan cr: rinrintop

0 yorum:

Yorum Gönder