Evet Minhyuk’la buluştuk…
Gözlerimiz buluştu...
Dileklerimiz buluştu...
Ama hediyemiz buluşamadı…
Son gününde yanındaydık. Sunuculuk için oradan oraya koşturuyorlardı. Sahnenin arkasından bir o yana bir bu yana geçiyordu.
İçeriye girdiğimizde provalar sürüyordu. Yerimiz solda sahneden 6. sıradaydı. Sahnedeki sanatçı performansını tamamladı ve biz de yerimize yerleştiğimiz sırada tam karşımda gözüme birden tanıdık biri geldi. Upuzun ve incecik pembe süveterini omuzlarına atmış görünen Minhyuk'umuz!
İçeriye girerken hazırladığımız kart elimdeydi. Onu gördüğüm gibi şaşkınlığımı atıp “Minhyuk!” diye bağırdım. Prova bittiği ve geçis sırası olduğu için sesimi duydu, yanımdaki iki arkadaşım da seslendiler. Ben elimde bu kartpostalı tutarken bir arkadaşım da elinde Türk bayrağını sallıyordu. Bizi HEMEN farketti. Ve gülümseyip kafasıyla hafif bir selam verip işine döndü. İlk geçişinde, ikinci geçişinde, üçüncü gelişinde... hepsinde sadece Minhyuk vardı benim için. Sadece sahneye sunuculuk için çıkıp tekrar geri içeri giriyordu. Biz her geçişinde elimizi salladık, bayrağımızı salladık, seslendik. Her seferinde minik minik bize baktı. Çok keyifli görünüyordu. Çalışanlarla ilişkisi iyi ve her çekimin ardından Sulbin'le birlikte içeri gidiyorlardı. İkinci geçişinde ismini bağırırken birden sessizlik oldu ve 'Turkish fans!', 'Turkish Boice!' diye bağırdık. Net bir şekilde durdu ve el salladı! Ardından devam edip sahne arkasına geçti.
Üçüncü geçişinde elimdeki kartı gösterdim ve ona vermek istediğimi belirten hareketler yaptım. Şu an bunu almam mümkün değil dercesine iki elini sağa açıp omuzlarını kaldırdı. Başını yana yatırıp kaşlarını kaldırdı. O kadar sevimliydi ki!! ‘Almak istiyor ama gerçekten elinden gelen bir şey yok’ dediğini hissettik, gördük. Sulbin'le partner olarak çok uyumluydular. Hem sahnede hem sahne arkasında keyifle muhabbet ediyorlardı.
Sunumlar esnasında bir şarkıyı tanıtırlarken Minhyuk sevimli ve komik hareketler yapmak zorundaydı. Kendisi olması yeterliydi aslında hehehe :D
Ama o çekimin ardından o kadar utandı ki! :D Hatta kamera ekibi de onun utanması ile şakalaştılar :D Minhyuk o sahneden sonra içeri gitti. Bir sonraki gelişinde yüzünü sunucu kartlarıyla kapatarak ama alttan alttan gülerek geldi.
En son sahnede bu günün son günü olduğunu açıkladığında hepimiz şaşırdık. Sulbin'le sahnede vedalaştı ve sarıldı. Çok tatlılardı. Music Bank Minhyuk'un yoğun programından böylece çıkmış oldu. Onu tam 1 sene sonra yakından görmek yine de çok büyük bir şanstı!
Bizim farkımızda olması ve el sallaması, Türk bayrağını görünce şaşırması ve gülümsemesi gerçekten görülmeye değerdi ^_^ Fakat KBS çalışanları çok sıkı bir şekilde telefonla görüntü alınmasını engellemek için kontrol yapıyorlardı…
Gene de kartımızı alamadı ama çok net bir şekilde tasarımımızı gördü ^_^
Kartpostalımızda ise şu yazıyordu;
“Merhaba, Turkish Boice her zaman CNBLUE’nun yanıbaşında ona destek olacak. Türkiye'deki çok sayıda Boice CNBLUE konseri bekliyor! Bizler CNBLUE'yu gerçekten görmeyi çok istiyoruz, havalı müziklerini dinlemek istiyoruz! Sizi seviyoruz!”
Görsel sorumlumuz Suna'mızın yaptığı tasarımın büyük hali:
Ön kısım http://i.hizliresim.com/pELjEz.png
Arka kısım http://i.hizliresim.com/J3vjoW.png
Bu arada, Minhyuk'un üstündeki pembe süveter, görmüşsünüzdür, omuzlarında duruyordu. Onu arkadan düşmesin diye kocaman çengelli iğneyle tutturmuşlardı XD Kocaman 2-3 çengelli iğne vardı xD
mcnbl @TurkishBoice
0 yorum:
Yorum Gönder