The Package'deki Fransa gezisi melodram, dinlendirici etki hatta sempati kurmaya kadar her şeyi içinde barındırıyor. Deyim yerindeyse hepsini bir araya getiren bir 'Paket Dizi'.
Geçtiğimiz 3 Kasım'da yayınlanan Cuma, Cumartesi günleri dizisi The Package'in 7. bölümünde Mont Saint-Michel'i ziyaret eden gezginler Saint-Malo ve Honfleur'a geçtiler. Böylece yayın sürecinin ortasına gelen dizide 8 gece 10 günlük Fransa paket turu melodrama, dinlendirici etki, sempatiye kadar her şeyi içerdi. 'Böyle bir tur olsa hemen şimdi gitmek isterim', 'Özellikle Saint-Malo turunu gördüğüm sürece yüzümden gülümsemeyi silemedim' diyen izleyenler tutku dolu reaksiyonlar veriyorlar. Peki The Package'teki Fransa turunu bu kadar özel kılan şey ne?
Öncelikle Yoon Soso ve San Maru'nun birbirlerine karşı hislerinden emin olarak yürekleri titreten romantik ilişkileri daha da ateşi körüklüyor. Soso ve Maru 'Meleğin ayaklarının altında sonsuza dek sürecek aşkla buluşma'sı bir kader gibi Mont Saint-Michel' manastırı baş meleği Mikail'in heykeli altında buluşup, Aşıklar Adası olarak bilinen adada geceyi birlikte geçirerek öpüştüler. Burada Soso'ya ayakkabı hediye ederek 'Böyle anlarda şair olmak istiyorum. En güzel kelimelerle bu gece bir söz almak istiyorum.' diyen Maru'nun hikayesinde 2 insan Honfleur'da geceyi birlikte geçirdiler.
Fransa'da aşka küsen Soso ve aşkı tarafından ihanete uğrayıp Fransa'ya gelen Maru, rehber ve gezgin olarak tesadüfen bir araya geldiler ve bu iki insan Fransa'da aşkı tekrar buldular. Avrupa'nın soğuk dalgaları arasında gözyaşı döken ve her şeyi unutan Soso 'Aşkın kaynama noktası' olan 36,5 derece sıcaklığa sahip Maru ile buluştu. Ayrıca 'hayat hız yapmak değildir yönlendirme yapmaktır' diyen Maru'nun karşısına kendine güvenen bir yaşam tarzı olan ve hayatını tek başına yönlendirmek en doğrusudur diyen Soso çıktı. İçini ısıtacak birisine ihtiyaç duyan Soso ve kendine güvenen, birlikte yürüyebileceği birisine ihtiyaç duyan Maru'nun romantizminin sebebi ise kader.
Dahası garip gezginler arasında ara sıra atışmalar da yaşanıyor. Ayrıca küsen kalpler de kolayca barışıyor.Kim Gyung-Jae ve Han Soran'ın uzun soluklu ilişkisi neredeyse bitme noktasına kadar geldi gelmesine ama 7 yılın ardından birbirleri hakkında bilmedikleri yönlerini öğrendiler. 'Bundan sonra 'daha sonra' demeyeceğim. Şimdi elimden gelen bir şey olmadığı için hiçbir şey yapamıyorum. Ama yine de hepsi yapılabilecek şeyler oldukları için böyle söyledim diyerek' Soran'ın kalbini yumuşattı. İşleri yolunda gitmeyince strese giren ve bu yüzden şu anda aşkına gereken özeni gösteremeyen Gyung-Jae'nin dürüstlüğü Sora'nın sinirini geçirdi.
Gyung-Jae ve Gab-Soo hemen sinirlenseler dahi bu çok uzun sürmüyor. 'Suwon Hwaseong'a hiç gittin mi?' diyerek ilk önce laf atan Gab-Soo'dan özür dileyen Gyung-Jae. Hemen ardından Gab-Soo, Gyung-Jae'ye 'Sonra bizim restorana gel. Sana bir bardak içki ısmarlayacağım' diyerek ortamı yumuşattı. Erkeklere kızdıkları süre boyunca Soran ve Han Bookja da giderek yakınlaştı. Bookja'nın resimlerini çektiğinde Soran'ın kızgınlığı geçti. Soso ve Maru'nun görüştüklerini öğrenen ve gizlice onlara isim bile takan Soran ve Bookja'nın birlikte oldukları anlar sebepsiz yere insanı gülümsetiyor.
Garip gezginler içinde bir araya gelen kadın ve erkekler sevgili olurken, birlikte tatil yapmaya gelenler yeni bir arkadaşlık kurdu. Paket tura çıkan insanların birbirlerine sempati duydukları ve iletişim kurdukları, tatilin getirdiği bir rahatlama hissine sahip oldukları 'The Package' 10-11 Kasım'da JTBC'de gece 11'de ekranlara gelecek.
*Bu yazının tüm hakları turkishboice.com'a aittir. Siteden yazı çıkarmak veya alıntı yapmak kesinlikle yasaktır!*
Kaynak: entertain.naver
Çeviri: mcnbl
0 yorum:
Yorum Gönder